Eksikdüşük, alt karın veya alt sırttaki ağrı ile karakterizedir ve serviks açılır. Serviksin açılmasıyla fetal membranlar patlar, ancak ağrı ve kanama durmaz. Düşük yapma tamamlandı. Ölümden sonra, fetüs veya fetüs tamamen uterustan çıkar. Kanama durur ve diğer rahatsız edici semptomlar kaybolur. Kayıp düşük. Benzerçalışmaların sol alt karın bölgesinde rahatsızlık ve ağrıya neden olabilecek diğer patolojileri teşhis etmeyi sağladığına dikkat edilmelidir. Kadınlarda sol alt karın bölgesinde olası ağrı nedenleri . Uterusun iltihabi hastalıkları ve ekleri. Ektopik gebelik. Burulma bacakları sol yumurtalıkta kist. Herhangibir patolojinin yokluğunda, alt karın ağrısı Lochia'nın kesilmesinden daha erken biter. Bu dönemde, kadın özellikle cinsel organların hijyenini dikkatle izlemelidir. Doğumdan 1 ay sonra. Doğumdan sonraki ilk ayda alt karın ağrısı, büyük endişeye neden olmamalıdır. Zamanla, daha az fark edilirler. AnneVe Çocuk: Vajinal kanama, düşük yapabileceğinizi düşünmenize neden olabilir. Böyle bir durumda yapılacak doğru şeyleri bilmek ve uygun şekilde teşhis etmek nasıl güvenli ve sağlıklı olabileceğinizle ilgilidir. Tehditli kürtaj hakkında nedenleri, semptomları, tanı ve önleme hakkında daha fazla bilgi edinin. Rahimağzında açılma olduğunda düşük ve erken doğum riski artar. Bu gebelerin istirahat etmesi uygun olur. Bu durum daha çok gebeliğin 3. ayından sonra düşüğe neden olur ve tekrarlayan gebelik kayıpları ortaya çıkabilir. • Düşük sonrası kürtaj yapılması risklidir, daha sonra gebe kalma şansını azaltır: Yanlış DüşükYaptıktan Sonra Ne Zaman Gebe Kalınır? Düşük Sonrası Gebelikte Önemli Faktörler. Gebeliğin sonlandırılması ile birlikte başlayan süreçte önemli olan durum genel anlamda kürtaj işleminin yapılması sonrasında başlar. Bu işlem vajina ve uterusa zarar vermeyecek şekilde yapılmalıdır. İçeriğimize Destek Olun. vSZ0. Düşükten Sonra Ağrının Nedenleri Nelerdir? Düşükten Sonra Ağrının Nedenleri Nelerdir? Bebeğin gelişimini çeşitli nedenler ile hamilelik boyunca tamamlayamadan doğumun gerçekleşmesine ve bebeğin yaşayamaması haline düşük denir. Bu durum yani düşük sonrası bebeğin hayata tutunmaması durumu genelde 24 haftasını tamamlayamayan bebeklerde görülür. Meydana gelen 3 aydan öncesinden yaşanan düşüklere erken düşük denir ki ülkemizde genel olarak erken düşükler görülür. Yapılan düşükler kadınları hem psikolojik olarak hem de biyolojik olarak son derece zorlayıcı bir döneme sokar. Psikolojik etkilerinden de bahsedilecek olan düşüğün daha çok vücut üzerinde gösterdiği semptomlar hakkında bilgiler verilecek. Düşük Yaptıktan Sonra Yaşanan Ağrılar Nelerdir? Düşük problemi aslında yıllardır kadınların asırlardır yaşadığı bir sağlık problemidir. Bu problem kimi zaman kadınların biyolojik yapısı gereği ile kimi zaman da dış etkenler sebebi ile yaşanır. Düşük geçiren bir kadında çeşitli oluşumlar meydana gelebilir. Bunlar; Kanama. Erken düşük denilen dönemden önce kasıtlı olarak yapılması istenen kürtaj operasyonlarında genellikle kanamanın şiddeti ve gün sayısı oldukça azdır. Ancak ilerleyen haftalarda karşılaşılan düşük durumlarında kanamalar oldukça şiddetlenebiliyor. Özellikle 20 günü aşan kanamalarda mutlaka operasyonu gerçekleştiren hekime muayene olmak için randevu alınmalıdır. Bu durumda kanamanın yapısına da bakılmalıdır. Tanecikler halinde katı olarak gelen bir kanama var ise yolunda gitmeyen bir şeyler var demektir. Mikrop kapma riski. Her ne kadar düşük operasyonu olsa da vücudun bir bölgesi dışarıdan müdahaleye maruz kalmış, mikrop kalmaya müsait bir hale gelmiştir. Kürtaj sonrasında hijyene dikkat etmeyen kişiler daha sonrasında iltihap ile mücadele etmek durumunda kalabilirler. Adet görememe. Kürtaj yapılırken başarılı bir şekilde tamamlamadı ise rahimde yapışıklık yaşanır. Bu da düşük yapan kadının adet görmesini engeller. Bu gibi ekstra sağlık sorunları ile karşılaşmak istemeyenler hekim seçimi konusunda dikkatli olmalıdırlar. Düşük Sonrası Yaşanan Ağrı Ve Sıkıntıların Sebepleri Nelerdir? Hamilelik esnasında kadınlar bazen beklemedikleri bir anda daha önce hiç yaşamadıkları ağrılar ile karşılaşabilirler. Bu durumda hemen her kadının aklına acaba bebeğim düşüyor mu sorusu gelir. Bu sorunun en net cevabı elbette ki bir doktor muayenesinden geçer. Ancak yine de doktora gitmeden önce kişinin kendi yaşadıklarına bakarak geçirdiği ağrının düşük ile bir ilgisi olup olmadığını anlayabilir. Bu ağrıların başında öncelikle karın ağrısı gelir. Son derece şiddetli olan bu ağrı dayanılmaz düzeydedir. İkinci ağrı ise sırt ağrısıdır. Bu ikisine eşlik eden karın bölgesinde kramp girme ve kasılmalar görülmesi de düşüğün en belirgin ağrılarındandır. Düşük Anında Neler Yaşanır? Düşük yapan bir kadında yukarıda sayılan ağrılara eşlik eden başka semptomlar da görülür. Bu belirtiler ağrıların düşük kaynaklı olma ihtimalini güçlendirir. Yaşanan ağrıların düşük olması ihtimalini güçlendiren en önemli belirtilerden birisi de vajinal kanamadır. Vajinal kanamalar hamilelik yaşayan kadınlar için son derece tehlikelidir. Bazı kadınlarda parçalar halinde olabilen kanamalar bazı kadınlar da sıvı hatta damla damla olabilir. Vajinal kanamanın her türlüsü hamile bayanlar için tehdit oluşturur ve derhal doktora gitmeyi gerektirir. Vajinal kanamanın dışında rahimden gelen kahverengi ya da pembe akıntılar da hamilelik için risk oluşturur. Geç kalınmadan gerekli müdahaleyi yapmak gerekir. Kimi kadınların düşük yapması evlerinde başlar. Bu durumda rahimden parçalar gelebilir. Ne yazık ki iri parçalar da artık yapacak bir şey kalmamıştır. Kürtaj yapılması gerekmektedir. Tüm bu sayılanlara ek olarak düşük yapan kadınlarda mide bulantısı ve istifra, baş dönmesi, halsizlik ve yüksek ateş de yaygın olarak görülmektedir. Düşüğün Nedenleri Nelerdir? Dünya üzerinde yaşanan düşüklerin halen daha birçoğunun nedeni tam olarak anlaşılmamaktadır. Ancak çoğu kadın doğum uzmanına göre rahimdeki genetik yapı ve bazı anomaliler kadınlarında düşük yapmasına sebep oluyor. Bunların dışında en yaygın görülen bazı düşük belirtileri şunlardır; Yüksek ateş Tansiyon hastalığı Şeker rahatsızlığı Tiroit bezi çalışma bozuklukları Stres İkiz gibi çoğul gebelikler Kronik rahatsızlıklar Vücutta yoğun olarak bulunan iltihap Rahim anomalileri Hamilelik için gerekli olan bazı vitamin değerlerinin düşük olması Aşırı radyasyona maruz kalma durumu Sürekli kullanılan ilaçlar Miyomlar Kromozom yapısındaki farklılıklar Ayrıca yukarıda sayılan nedenlerin her hangi biri sebebi ile yaşanan ilk düşük kendisinden sonra yaşanan düşükleri de etkilediği görülür. Etiketler düşük yapmak, düşük sonrası ağrı, düşükten sonra ağrı, düşük sonrası ağrı neden olur, hamilelikte düşük sonrası ağrı Mart 26, 2021 Listeye dön 6 Haftalık Düşükler Nasıl Olur Kürtaj Gerekir mi Dr Cevaplıyor 6 Haftalık Düşük Belirtileri Ne Nasıl Olur Hamilelik meydana geldikten sonra fetusun 500 gramın altında veya 20. haftadan önce kaybedilmesi düşük olarak adlandırılmaktadır. Araştırmalara göre bütün hamileliklerin %20’sinde bu duruma rastlanmaktadır. Düşük yapan kadınların %75’i bunu gebeliğin ilk 12 haftasında haftalık hamilelikte düşük yaşama da sık karşılaşılan bir durumdur. 6 haftalık bebeği düşürdükten sonra birkaç ay gibi kısa süre sonra bile gebe kalabilirsiniz. 6 Haftalık Gebelikte Düşük Nasıl Olur? Dr. Deniz Ulaş bu konuda şu bilgileri vermektedir; “6. haftada düşük yapmak da diğer haftalarda düşük yapmak da kasık ağrısı ve kanama şikayetlerini beraberinde getirir. Fakat gebeliğin erken haftaları olduğundan çok ağrı hissedilmeyebilir ve fazla kanama görülmeyebilir. 6. haftada düşük ve 8. haftada düşük yapmak çoğu zaman kürtaj olmayı gerektirmez. Zira bu haftalarda meydana gelen düşükten sonra rahim tam olarak temizlenir, içerisinde bir parça kalma ihtimali azdır.” 6 Haftalık Hamilelikte Düşük Neden Olur? Bebekte kromozomal genetik anomaliler olması . Düşüğün en sık karşılaşılan nedeni budur. Diğer nedenler şunlardır; Hormonal bozukluklar Rahim ile ilgili anormallikler Annenin 40 yaş üzerinde olması Annede bazı enfeksiyonel hastalıklar bulunması Kanda pıhtılaşma bozukluğu Progesteron hormon seviyesinin düşük değerlere sahip olmasıdır Genetik problemler Ağır kaldırma Anne karnına darbe alma 6 Haftalık Gebelikte Düşük Belirtileri Nelerdir? Vajinal kanama Sırt ağrısı Lekelenme tarzı kanamalar Karın ağrısı Yüksek ateş Şiddetli kramplar Vajinanızdan pıhtılaşmış doku dökülmesi 6 Haftalık Düşükten Sonra Nelere Dikkat Etmelidir? Her şeyden önce pozitif düşünmelisiniz. Hamileliğin ilk 12 haftasında kaybedilen fetusların %50 ile %80’i tıbben anormal olarak değerlendirilen bir yapıdadır. Temel sebep ise kromozomal bozukluklardır. Bu yüzden gelişemezler ve düşük gerçekleşir. Düşük sonrası kanama 1 hafta sürebilir, endişe etmemelidir. Fakat ağrılı ve pıhtılı kanamaların 10 günden fazla devam etmesi durumunda mutlaka doktora başvurulmalıdır. Düşük yaptıktan sonra şiddetli sancılarınız, yoğun ve kötü kokulu akıntınız oluyorsa, titreme hâli veya ateş basması gibi durumlar yaşıyorsanız enfeksiyon kapmış olabilirsiniz. Bunun tespiti ve tedavisi için hemen bir uzmandan yardım almalısınız. Düşükten sonraki 15 gün ağır işler ve egzersiz yapmaktan uzak durmalısınız. İlk birkaç hafta boyunca 3 kg’dan ağır bir şey kaldırmamalısınız. Aksi takdirde kanamanız artabilir ya da rahim sarkması gibi kalıcı bir sorun ortaya çıkabilir. Düşük yapmanızın ardından 1,5 aylık süreçte cinsel ilişkiye girmemeniz önerilir. Bu sayede rahminizde enfeksiyon oluşmaz. Hem düşükten sonra tekrar hamile kalabilmek için rahmin kendini toparlaması gerekir. Rahim daha tam olarak iyileşmediği halde yeniden hamile kalınırsa bu gebeliğin de riskleri olacaktır. İç çamaşırlarınızın pamuklu olmasına dikkat etmeli, aşırı kanamanız olmasa bile kullandığınız hijyenikpedleri sık aralıklarla değiştirmelisiniz. Düşük yaptıysanız doktorunuzun önerilerini harfiyen uygulamalısınız. birkaç hafta sonra yine muayene olmalısınız. Doktorunuz size ne zaman kontrole gelmeniz gerektiğini söyleyecektir. Bazı kadınlarda düşüğün tekrarladığı olur. Peş peşe 3 kere veya daha fazla düşük yapan kişilerde bu duruma sebep olan şeyin tespit edilebilmesi amacıyla özel testler uygulanabilir. Öte yandan doktorların ortak tavsiyesi, düşükten sonra hamile kalmak için 3-6 ay beklenmesi yönündedir. Düşük yapan bir kadının rahminde parça kalmadıysa bu durum çoğunlukla sağlığı tehdit etmez. Fakat rahimde parça kaldıysa kanama durmayacak ve enfeksiyona yakalanma riski baş gösterecektir. Bu yüzden kanaması olanlar muhakkak doktora müracaat etmelidir. 6 Haftalık Düşük Sonrası Tekrar Hamile Kalmak İçin Neler Yapmalıdır? Düşükten sonra yine hamile kalmayı planlıyorsanız sağlıklı beslenmeye dikkat etmeli, zararlı alışkanlıklardan uzak durmalısınız. İleride iyi bir anne olmak istiyorsanız şimdiden kendinize iyi bakmalısınız. Folik Asit Almaya Başlayın Gebe kalmadan birkaç ay önce folik asit takviyesine başlamanız gerekebilir. Folik asit bebeğin korunmasını ve üreme sisteminin daha iyi çalışmasını sağlar. Bol Bol Dinlenin Düşük yaptıktan sonra bedeninizin de ruhunuzun da dinlenmeye ihtiyacı olacaktır. Fiziksel sağlığınıza dikkat ettiğiniz gibi psikolojik durumunuzu da toparlamaya çalışmalı, moralinizi yüksek tutmalısınız. Evet, bu kolay değildir fakat sizin de çabalamanız lâzımdır. Düşükten sonra rahim temizlenir ve tekrar hamile kalmak sandığınızdan da kolay olabilir. Dünyayı kendinize dar etmemelisiniz. Metanetli olmalı, sakinliğinizi koruyarak doktorunuzun talimatlarına uymalısınız. Faydalı gıdalarla beslenmelisiniz. Bilhassa vitamin oranı yüksek besinleri öğünlerinizden eksik etmemelisiniz. Folik asit takviyesiyle hamile kalma ihtimalinizi güçlendirebilirsiniz. Hem bu takviye, hamilelik gerçekleşirse bebeğinizin korunması için de gerekecektir. Kilonuzu kontrol altında tutmalısınız. İdeal vücut ağırlığınızın kaç olduğunu öğrenip daha kiloluysanız sağlıklı bir diyet programı uygulayarak normal kiloya ulaşmalısınız. Neden düşük yaptığınızın tespit edilebilmesi için doktorunuzla beraber hareket etmelisiniz. İstenilen tüm tetkikleri yaptırmalı, kontrollerinizi hiç aksatmamalısınız. Yine hamile kalırsanız başınıza bir daha böyle bir şey gelmemesi için nelere dikkat etmeniz gerektiğini doktorunuza danışarak bundan sonrası için hazırlıklı olmalısınız. Hekiminiz tarafından reçete edilen antibiyotikleri ihmal etmemelisiniz. Alkol ve sigaradan uzak durmalısınız. Bir müddet cinsel ilişkide bulunmayın. Ağır kaldırmayın, yorucu işler yapmayın. Günlük sıvı tüketiminiz yeterli düzeyde olsun. Düzenli uyuyun. Bol bol istirahat edin. Spor yaptıktan sonra kaslar sertleşir ve az da olsa ağrı hissedilir. Spor yaptıktan sonra kaslar sertleşir ve az da olsa ağrı hissedilir. Özellikle az spor yapan ya da bir süre ara verdikten sonra spora yeniden başlayan insanlar daha fazla ağrı hisseder. Bu durumun sebeplerinden biri kaslarda biriken kimyasal maddelerdir. Spor yaparken kasların her zaman olduğundan daha fazla enerjiye ve dolayısıyla daha fazla besine ve oksijene ihtiyacı vardır. Ancak kaslara yeterince hızlı bir biçimde kan gitmeyince solunum yan ürünü olan maddeler -örneğin laktik asit- kaslarda birikmeye başlar. Bu durum beynin sinir hücreleri tarafından uyarılmasına ve acı hissi oluşmasına neden olur. Spor yaptıktan sonra kasların sertleşmesinin ve acı hissedilmesinin bir diğer nedeniyse uzun süre hareket etmenin kaslarda hasar oluşmasına hatta bazı liflerin kopmasına sebep olmasıdır. Meydana gelen hasarın onarılması zaman alan bir süreçtir ve bu süreç sırasında acı hissedilir. Esasen kasların sertleşmesinin ve hissedilen acının, kasların onarılması devam ederken yeni hasarların oluşmasını engellemeye yarayan bir tür mekanizma olduğu söylenebilir. Bu mekanizmayla ilgili ilginç bir noktaysa sertleşmenin ve acı hissinin spor yaptıktan hemen sonra değil genellikle bir hatta iki gün sonra oluşmasıdır. Bu durumun nedeniyse spor yapma sırasında salgılanan bazı hormonlardır. İnsanların kendini daha iyi hissetmesine sebep olan bu hormonlar, bir süre kimyasal maddelerin ve kaslardaki hasarın sebep olduğu acı hissini bastırır. Bu yüzden kaslardaki sertleşme ve acı hissi, spor yaptıktan hemen sonra değil bir, iki gün sonra oluşur. Bilim Genç web sitesinde yayınlanan yazı, haber, video, fotoğraf, çizim ve animasyonların her türlü hakkı TÜBİTAK’a aittir. İzin alınmadan, kaynak gösterilerek dahi olsa alıntı yapılamaz, kopyalanamaz ve başka yerde yayınlanamaz. Sağlık Tempolu Yürüyüş Yaşlanmayı Yavaşlatıyor Yürümek sağlığımız için önemli bir aktivite. Yavaş yürümek yerine tempolu yürüyüşü tercih edenlerdenseniz size güzel bir haberimiz var Tempolu yürüyüşün biyolojik yaşlanmayı yavaşlattığı belirlendi. Beslenme ve Diyetetik Bölümünü Tanıyalım 2022 Yükseköğretim Kurumları Sınavı YKS sonuçları açıklandı. Tercih süreci 5 Ağustos’a kadar devam edecek. Biz de Bilim Genç olarak bu süreçte günümüzde popüler olan bölümlerden birkaçını sizlere tanıtacağız. Bilim Genç’i takip etmeyi unutmayın! Benzer İçerikler Popüler İçerikler Dalak Şişmesi mi Buna Sebep Olan? Tıp fakültesinde okurken, bir hocamız “En hafif ağrı hangi ağrıdır?” diye sormuş, kendince doğru cevabı alamayınca da “başkasının ağrısıdır” diyerek sorusunu yanıtlamıştı. Bu yazımda başkalarının değil, biz sporcuların bir ağrısından bahsetmek istiyorum. Egzersiz ile ilişkili olan karın ağrısı. Bu ağrı nedir? Neden olur? Nasıl önlenebilir? Yazımda cevaplamaya çalışacağım. Karın ağrısına dair literatür incelendiği zaman, milattan sonra ilk yüzyıldan başlayarak günümüze kadar birçok kaynakta yer bulduğunu söyleyebilmek mümkün. Tarihte Yaşlı Plinius Pliny the Elder olarak bilinen Gaius Plinius Secundus MS. 23/24-79, doğa bilimci, filozof olarak tüm Avrupa kıtasını ve Britanya adalarını gezmiştir. Yazdığı on ciltlik eseri “Historia Naturalis” de özellikle at binicilerinde sık olduğunu belirttiği ve temelinde postür bozukluğunun olduğuna inandığı karın ağrılarından bahsetmektedir. Bugün için de binicilik sporunda bu tip ağrıların çok olduğunu bilmekteyiz. Shakespeare’in tek başına yazdığı son oyunu, “The Tempest” Fırtına, şiddetli karın ağrılarından bahsederken çekilen ızdırap vurucu bir dille anlatılmaktadır. Günümüzde ise 1900’lerin ilk çeyreğinden bugüne, konu popülerliğini korumakta ve birçok bilimsel yayında bahsedilmektedir. Egzersize bağlı karın ağrısı, koşucularda, yüzücülerde, triatletlerde, aerobik sporcularında ve binicilik sporu yapanlarda daha sık gözlenen karın bölgesinde ve en sık sağ yanında şiddetli, keskin, batıcı, bazen omuz başına yayılan ve egzersizi sonlandırmayı gerektirecek şiddete ulaşabilen bir ağrı tipidir. Morton D. Ve arkadaşları tarafından 818 vakanın incelenmesi sonucu izlenen ağrı bölgeleri. Konuyu hipotetik bir sporcu üzerinden anlatmak istiyorum. 20 yaşında bir triatlet olan hastamızın, 1,5-2 yıldır egzersiz sırasında sağ karın bölgesinde olan şiddetli karın ağrısı yakınması var. Yaklaşık 5 yıldır triatlon yapıyor ve zaman zaman çeşitli krampları olsa da bu şiddette bir ağrının görece yeni olduğunu belirtiyor. İlk başlangıç net olmasa da yeni aldığı bisikletin bunda etkisi olabileceğini düşünmüş ve bike-fit yaptırmış. Ancak yakınmaları devam etmiş. Yarışlarda ve antrenmanlarda yüzme ile başlayıp bisiklet ve koşu süresince de devam eden ağrıları olabiliyor. Bir yarışı da ağrı nedeniyle bırakmak zorunda kaldığını belirtiyor. Kalp hızının >170/dk olduğu egzersizlerde artan ağrısı, karnının sağ üst kısmında kaburgalarının altında batıcı ve şiddetli karakterde oluyormuş. Ağrının artması ile beraber bazen nefes alıp vermede bile zorluk yaşayabiliyormuş. 965 atletin incelendiği bir çalışmada 6 spor dalında 1 yıl içerisinde %61 bireyde egzersizle ilişkili karın ağrısı raporlanmış. En sık yüzmede%75 ve koşuda%69 izlenirken, binicilik%62, aerobik%52, basketbol%47 ve bisiklet sporunda%32 da izlenmiş. Egzersiz ile ilişkili karın ağrısını etkileyen faktörler nelerdir? 1. Yaş Gençlerde daha sık gözlenirken, ilerleyen yaş ile beraber sıklığın azaldığı bilinmekte. 2. Vücut kütle indeksi VKİ VKİ ile ağrının ortaya çıkış hızı ve sıklığı arasında ilişki saptanmamış. Obez olsun zayıf olsun, bireylerde fark bulunmamış. 3. Cinsiyet Kadın ve erkek cinsiyet arasında ağrı açısından sıklık ve şiddetinde fark yok. 4. Antrenman durumu Ağrının şiddeti ve görülme sıklığı sporcunun antrenman durumu ile ilişkili bulunmamıştır. Bu anlamda her düzeydeki atlet bu tip ağrılara duyarlıdır. 5. Egzersiz tipi Özellikle egzersiz sırasında gövdenin uzun pozisyonda kaldığı ve/veya gövde rotasyonunun olduğu egzersizlerde ağrı fazla izlenir. Bu anlamda koşu, yüzme ve triatlonda sık görülmesi beklenmektedir. Nabız değerlerinin egzersiz sırasında yüksek olması ise kolaylaştırıcı bir faktör gibi görülmemektedir. Bisiklet sporunda ağrı azken, daha düşük nabızda yapılan binicilik sporunda ağrının sık görülmesi buna örnek olarak verilebilir. Binicilik sporunda, ağrının fazla görülmesine neden olarak karın içerisindeki “organların çalkalanması veya sarsılması” olarak iddia edilmektedir. 6. Kolaylaştıran faktörler nelerdir? a. Egzersiz öncesi 3 saatte yemek yenmesi, b. Egzersiz öncesi hipertonik sudan daha yoğun sıvı içilmesi, c. Isınma yapmadan egzersize başlanması, d. Kötü vücut postürü, zayıf gövde core gücü, e. Soğuk havada yapılan egzersiz vb. Egzersiz ile ilişkili karın ağrısının olası nedenleri nelerdir? Ağrının nedeni tam olarak anlaşılamamış olsa da konuyu açıklamaya çalışan teorileri burada listelemek istiyorum. 1. Diyaframda oluşan iskemi veya oksijen eksikliği düşük olasılıklı bir neden olarak düşünülmekte, 2. Karındaki organları karın duvarına bağlayan bağların gerilmesi, 3. Kas krampları, 4. Karın boşluğunu saran periton zarının iritasyonu tahrişi, 5. Torasik faset sendromu, 6. Median arkuat ligaman bası sendromu, 7. Nörojenik yani sinir kökenli ağrılar olası nedenler içinde sayılabilir. Ayırıcı tanıda neler düşünülmeli? 1. Halk arasında “dalak şişmesi” olarak bilinen durum da sol üst kadran ağrılarında akla gelmelidir. Dalak kırmızı oksijeni dokulara taşıyan kan hücreleri, eritrositler için depo yeridir. Özellikle antrenman düzeyi düşük bireylerde yüksek şiddette yapılan egzersizlerde, dalak kasılarak eritrositleri dolaşıma verir. Buna bağlı olarak sol üst kadranda künt veya batıcı bir ağrı hissedilebilir. Antrenman şiddetini ayarlayarak bu ağrıdan korunabilir. Enfeksiyöz Mononükleoz Ebstein Barr virüsüne bağlı Öpücük Hastalığı’ gibi dalakta büyüme yapan hastalıklar ise dalakta şişme ve sol üst kadran ağrısı yapabilir. Ayrıca, orak hücre anemisi hastalığı olan bireylerde Afrika kökenlilerde ve ülkemizde Çukurova bölgesinde yaygın olan bir hastalık özellikle yüksek irtifa gibi yüksek fiziksel streslerde dalakta oksijen eksikliği ve infarkta doku ölümüne neden olabilir. Bunlara bağlı sol üst karın ağrısı duyulabilir. 2. Kasıklara doğru vuran yan ağrılarında böbrek taşı vb. durumlar akla gelmeli. 3. Kaburga altındaki şiddetli ağrılarda kaburgalardaki stress kırıkları da düşünülmelidir. 4. Karın alt bölgesindeki ağrılar, bağırsak kanlanmasının bozulmasına bağlı iskemik ağrılar olabilir. 5. Kronik kabızlık sendromu da egzersizle karında ağrıya neden olabilir. 6. Karın içi organların yapışıklıkları, egzersiz ile şiddetli karın ağrıları yapabilir. Nadir olan ancak tedavide ameliyat ile rahatlamanın sağlandığı özel durumlardandır. 7. Kronik safra kesesi enfeksiyonu kolesistit, yine olası bir neden olarak akılda tutularak, devam eden gıda entoleransı ve sağ üst karın ağrısında tetkik edilmesi uygun olabilir. Tedavi veya korunma önlemleri nelerdir? 1. Torasik mobilizasyon ve manipülasyon, 2. Yumuşak doku terapileri ve germeler streching, 3. Diyette yapılacak değişiklikler egzersiz öncesi yemek ve hipertonik sudan daha yoğun içeceklerden uzak kalınması, 4. Derin nefes alma, öne doğru eğilme ve geçmezse egzerisizi bırakarak ağrının geçmesini sağlamak, 5. Bundan 2000 yıl kadar önce Roma’lı Yaşlı Pilinius’un da belirttiği kifotik, kamburu olan sporcuların vücut postürlerini düzeltmesinin de faydalı olduğunu biliyoruz. Yine gövde core gücünü arttıran egzersizler, ağrıların sıklık ve şiddetinin azalmasına yardımcı olabilir. Yazının bu son kısmında 20 yaşındaki triatlet hastamıza dönecek olursak, yapılan tetkik ve muayenelerde, kinetik zincir, torasik ve torakolomber eklem disfonksiyonu saptandı. İlgili alanları hedefleyen egzersiz terapileri, spinal manipülatif terapiler yapıldı. Gövde güç ve esnekliğinde artış hedeflendi. Ayrıca sporcuya egzersiz öncesi diyet önerilerinde bulunuldu. Tedavi ve önerilerden fayda gören sporcumuzda, ağrı sıklık ve şiddetinde belirgin azalma mevcut. Tüm sporcu dostlarıma ağrısız, sızısız, sağlıklı günler diliyorum. Antrenman ve yarışların devam ettiği güzel günlerde görüşmek üzere. Dr. Deniz AYTEKİN Kardiyoloji Uzmanı Tıp Doktoru Spor Fizyolojisi Doktoru PhD sporcukalpdoktoru Referanslar 1. Chabert C., Hermand E., Hue O. 2019 Triathlon and Ultra-Endurance Events in Tropical Environments. In Périard J., Racinais S. eds Heat Stress in Sport and Exercise. Springer, Cham 2. Racinais, S., Alonso, J. M., Coutts, A. J., Flouris, A. D., Girard, O., González-Alonso, J., Hausswirth, C., Jay, O., Lee, J. K., Mitchell, N., Nassis, G. P., Nybo, L., Pluim, B. M., Roelands, B., Sawka, M. N., Wingo, J., & Périard, J. D. 2015. Consensus Recommendations on Training and Competing in the Heat. Sports medicine Auckland, 457, 925–938. 3. Practical Recommendations For Endurance Cycling In Hot/Humid Environments– Written By Dave Nichols, Qatar, December 2016, Sports Medıcıne In Cyclıng 4. Morton, D., & Callister, R. 2015. Exercise-related transient abdominal pain ETAP. Sports medicine Auckland, 451, 23–35. 5. Morton, D. P., & Callister, R. 2002. Factors influencing exercise-related transient abdominal pain. Medicine and science in sports and exercise, 345, 745–749. 6. Shephard R. J. 2016. Responses of the human spleen to exercise. Journal of sports sciences, 3410, 929–936. 7. Jahic, D., Kapur, E., Radjo, I., & Zerem, E. 2019. Changes in Splenic Volume After the Treadmill Exercise at Specific Workloads in Elite Long-Distance Runners and Recreational Runners. Medical archives Sarajevo, Bosnia and Herzegovina, 731, 32–34. 8. Baković, D., Eterović, D., Saratlija‐Novaković, X., Palada, I., Valic, Z., Bilopavlović, N. and Dujić, X. 2005, EFFECT OF HUMAN SPLENIC CONTRACTION ON VARIATION IN CIRCULATING BLOOD CELL COUNTS. Clinical and Experimental Pharmacology and Physiology, 32 944-951. doi 9. Muir B. 2009. Exercise related transient abdominal pain a case report and review of the literature. The Journal of the Canadian Chiropractic Association, 534, 251–260. Düşük Sonrası Fiziksel Bakım Nasıl Olmalı? Düşükten sonra vücut oldukça hızlı iyileşir erken veya geç. Genellikle, bir kadın düşük yaptıktan sonra iki ila dört hafta içinde yumurtlar ve iki haftalık yumurtlamadan sonra normal bir adet dönemi geçirir. Aşağıda, düşük yaptıktan sonra kendinize bakmanın birkaç yolu var. 1. Dinlenme Travmatik bir deneyim yaşadınız ve iyileşmek için zamana ihtiyacınız var. Bu yüzden olabildiğince dinlenin. Zihinsel olarak zorlayıcı olabileceğinden uyumakta zorlanabilirsiniz. Uykunuzu sağlamak için ılık süt içebilirsiniz. Yapabildiğiniz her an hafif egzersizler de yapmalısınız. 2. İlaç Düşük yapma ağrısı, düşük yapmanın niteliğine bağlı olarak değişebilir. Bazı antispazmodik ağrı kesiciler alabilirsiniz. Ancak kullanmadan önce doktorunuza danışmalısınız. Ancak ağrınız zamanla artarsa, tıbbi yardım almanız gerekir. 3. Sıcaklığınızı İzleyin Düşükten sonraki ilk beş gün için vücut ısınız düşer. Düşükten sonraki yüksek ateş, vücutta bir enfeksiyon olduğunu gösterebilir. 4. Uygun Hijyeni Koruyun Düşükten sonra kanama olduğunda pamuklu hijyenik ped kullanın ve her 4-6 saatte bir değiştirin. Ayrıca vücut ısınızı düzenlemek için günde bir veya iki kez duş almanız gerekir hava izin verdiği ölçüde. Enfeksiyonlara yol açabileceğinden vajinal bölgenizi temizlemek için duş almayın veya dezenfektan kullanmayın. 5. Sıcak ve Soğuk Kompress Birçok kadın, düşük yaptıktan sonra baş ağrısı çeker. Sıcak ve soğuk kompres kullanmak size biraz rahatlama sağlayabilir ve karın kramplarını hafifletebilir. 6. Düşükten Sonra Sağlıklı Beslenme Düşük yaptıktan sonra vücudunuzun yeniden inşa edilmesi ve yakıt ikmali yapması gerekir, bu nedenle sağlıklı beslenin. Yemeklerinizin protein, karbonhidrat, lif, yağ ve temel mineral ve vitamin içerdiğinden emin yağlar için hindistancevizi yağı, tereyağı ve zeytinyağı yumurta, peynir, kümes hayvanları, kırmızı et, sakatat ve deniz ürünleri sardalya ve somon gibi proteinlerle yeniden meyve ve sebzelerin beslenmesi yüksektir ve hazırlık süresi gerektirmez. Yeşil yapraklı sebzeler, fasulye, Brüksel lahanası, mercimek, soya fasulyesi ve papaya, çilek ve greyfurt gibi meyveler sizin için kalsiyum seviyeleri düşerek kalsiyum yönünden zengin gıdalar tüketmeyi gerekli kılar. Bu nedenle süt, süt ürünleri, kuru meyveler, soya ve yeşil yapraklı sebzeler gibi kalsiyumca zengin besinler tüketmek önemlidir. 7. Sulu Kalın Kayıptan kurtulmak için vücudunuzun suya ihtiyacı vardır. Bu yüzden her gün en az sekiz bardak su için. Meyve suları, bitki çayları nane veya papatya ve ılık et suyu eklemeyi deneyebilirsiniz. Kafein bir idrar söktürücü olduğundan ve vücudu iyileştirmeye çalışmayacağından kafeinli içeceklerden uzak durun. 8. Düşükten Sonra Cinsellik Vücudunuzun iyileşmesine izin vermeniz gerektiğinden, düşükten sonraki ilk iki hafta cinsel ilişkiden kaçınmaya çalışın. Kanamanın durmasını bekleyin ve rahim ağzınızın kasılması ve kapanması için yeterli zaman verin. Tekrar bir aile planlamaya başlamadan önce doktorunuzla konuşun. Yakın zamanda hamile kalmak istemiyorsanız bir doğum kontrol yöntemi kullanın. Senin Görüşün veya Deneyimin Nedir?Aşağıda yer alan yorum bölümünden sen de ister kendi deneyimlerini anlat, ister hamileliğe dair merak ettiğin sorularını diğer okuyucularla paylaş. Önerilen Makaleler Düşük Sonrası Ruh Sağlığı ve Psikolojik EtkileriDüşük Sonrası Zihinsel İyileşmeDüşükten Sonra Alınacak Önlemler

düşük yaptıktan sonra karın ağrısı