Osmanlı Son Dönemi İle Milli Mücadele Yıllarında Türk Kadınının Sosyal, Siyasî ve Askerî Faaliyetleri”, Nevşehir Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, Cilt:2, Sayı:2, (Ocak-Haziran 2013); (Nevşehir University Journal of Social Sciences, II/2 (January-June 2013), 53-72.
Milli Mücadele Döneminde Diyarbakır (1918-1923) - ÇİZGİ KİTABEVİ - Oktay Bozan - Diyarbakır Birinci Dünya Savaşı ve Millî Mücadele esnasınd
Yaşadığınız bölgede Millî Mücadele yıllarında kahramanlıklar gösteren kişileri ve göstermiş oldukları başarıları aşartırarak sınıfınızda sununuz. Sosyal Bilgiler 4. sınıf ödevi, Milli mücadele döneminde birçok sayısız kahraman vardır ancak bu kahramanların başında şüphesiz
CengizMutlu (2013). Milli Mücadele’de Türkiye’de Azalan Nüfus ve İzdivac Meselesi. Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi, XXIX(), 169-206. MLA: Cengiz Mutlu. "Milli Mücadele’de Türkiye’de Azalan Nüfus ve İzdivac Meselesi" Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi, vol. XXIX, no. , 2013, pp. 169-206. Chicago: Cengiz Mutlu.
mİllİmÜcadele dÖnemİnde İstanbul’a geldiğinden beri Anadolu’ya geçme niyetinde olan Mustafa Kemal’in aradığı fırsat İtilaf Devletleri’nin Karadeniz bölgesinde, Samsun, Vezirköprü, Merzifon ve dolaylarında Türklerin, Hıristiyanlara saldırdığı iddiası ile İstanbul Hükümetine verdikleri nota ile doğmuştur.
Millî Mücadele kahramanlarının hayatlarından hareketle Millî Mücadele’nin önemini kavrar. Merhaba bu kazanım hakkında yaptığım materyali sizlerle paylaşıyorum. Bu materyalde öğrencilere kazandırılmak istenen değerler; milli mücadele döneminde yaşanan olaylar, yapılan anlaşmalar ve o dönemdeki önemli kahramanlardır.
rWJ110I. misafir - 6 yıl önce Tekâlif-i Milliye Emirleri olarak bilinen 10 maddelik savaş hali nedeniyle halkın yapması emredilen görevlerdir. Bu emirlerde yada görevlerde halkın neler yaptığını rahatça görebilirsin arkadasım. Tekâlif-i Milliye Emirleri 7 ve 8 Ağustos 1921 günleri yayımlanmıştır ve on emirden oluşmaktadır. "Tekâlif-i Milliye Emirleri" çok kapsamlı olup bir taraftan aynı vergi mahiyetindeki uygulamayı içermekte, diğer taraftan da hizmet vergisi mahiyetindeki uygulamayı öngörmektedir. 1. Her ilçede kaymakamın başkanlığında malmüdürü ve ilçenin en büyük askeri amiri ile idare meclisi, belediye ve ticaret odalarının seçtikleri üyelerden oluşan Tekâlif-i Milliye Komisyonları Milli Yükümlülükler Komisyonları kurulacaktır. Bu komisyonlara o yörenin Müdafaa-i Hukuk Dernekleri merkez kurulundan iki üye ile köylerde imamlar ve muhtarlar tabii üye olarak katılacaklardır. Tekâlif-i Milliye Komisyonları derhal toplantılara başlayacak ve hiçbir komisyon üyesine hizmetleri karşılığı ücret ödenmeyecektir. Ayrıca her komisyon iki ay süre ile askeri hizmetleri ertelenmek üzere altı memur çalıştıracaktır. Tekâlif-i Milliye Komisyonları, savaş ekonomisine giren ve Tekâlif-i Milliye emirlerinde belirtilen malları toplayarak kendisine bildirilen cepheye gönderecek, ayrıca bu emirlerin hizmet yükümlülüğüne ilişkin hükümlerini uygulayacaktır. Komisyon üyelerinden görevinde ihmal gösterenler, vatana ihanet suçu işlemiş sayılacak ve ona göre cezalandırılacaktır. 2. Kentler, kasabalar ve köylerdeki her ev birer kat çamaşır kilot, fanila veya benzeri iç giyim, birer çorap, birer çift çarık hazırlayacak, belirli süre içinde komisyona teslim edecektir. Ordu ihtiyaçlarında kullanılacak bu giyeceklerin, yöresel özellikler göz önünde tutularak hazırlanmasına dikkat edilecektir. 3. Tüccar ve halk elinde bulunan çamaşırlık bez, Amerikan patiska, yıkanmış veya yıkanmamış yün ve tiftikle, erkek elbisesi yapımına yarayan her türlü yazlık ve kışlık kumaş, kösele, taban astarlığı, sarı ve siyah meşin sahtiyan mamul veya yarı mamul çarık, fotin, demir kundura çivisi, kundura ve saraç ipliği, nal, nal yapımında kullanılan demir, yem torbası mıh, yular, belleme, kolan, kaşağı, gebre, semer ve urganların yüzde kırkı Tekalif-i Milliye Komisyonlarına teslim edilecektir. Teslim edilen malların bedelleri daha sonra devlet tarafından ödenecektir. 4. Tüccar ve halkın elinde bulunan mevcut buğday, un, saman, arpa, kuru fasulye, bulgur, nohut, mercimek, koyun, keçi, kasaplık sığır, şeker, gazyağı, pirinç, sabun tereyağı, zeytinyağı, tuz, çay ve mum stoklarının yüzde kırkına ordu adına el konulacaktır. El konulan malların bedelleri daha sonra devlet tarafından ödenecektir. 5. Ordu içinde alınan taşıt araçlarının dışında halkın elinde kalan her türlü taşıt aracıyla at arabası, yaylı, öküz arabası, kağnı, at, eşek, katır, deve, kamyon, kamyonet, motorlu tekne, taka halk ayda bir kez olmak ve yüz kilometreyi aşmamak şartıyla orduya ait malları istenen yere kadar taşıyacaktır. Taşıma hizmetleri parasız yürütülecek, kimseye ücret ödenmeyecektir. 6. Ülkeyi terk etmiş olanların hazineye geçmiş olan mallarından ordu ihtiyacını karşılamaya yarayacak olanlara el konulacaktır. 7. Halkın elinde bulunan savaşta yararlanılabilecek her türlü silah ve cephane, en çok üç gün içinde Tekâlif-i Milliye Komisyonlarına teslim edilecektir. El konulan silah ve cephane için ücret ödenmeyecektir. 8. Halkın, tüccarın ve nakliyecilerin elinde bulunan benzin, vakum, gres yağı, makine yağı, don yağı, saatçi ve taban yağları, vazelin, otomobil lastiği, kamyon lastiği, lastik yapıştırıcısı, solüsyon, buji, soğuk tutkal, Fransız tutkalı, telefon makinesi, kablo, çıplak tel, pil tecrit edici madde ve bunlara benzer malzeme ile sülfürik asit stoklarının yüzde kırkına ordu adına el konulacaktır. Alınan mal ve malzemenin bedelleri daha sonra devlet tarafından ödenecektir. 9. Demirci, marangoz, dökümcü, tesviyeci, saraç ve araba yapan esnaf ile imalathaneler tespit edilecek, bunların üretim, onarım ve yapım kapasiteleri hesaplanacaktır. Ayrıca süngü, kılıç, mızrak ve eğer yapabilecek zanaatkârlar da aranıp belirlenecektir. Söz konusu edilen esnaf, imalathane ve zanaatkârlar savaş araç ve gereçleri üretimi, onarım ve yapımı ile görevlendirilecektir. Sürekli görevlendirileceklere geçimlerine yetecek ücret ödenecektir. 10. Daha önce halka bırakılmış olan dört tekerlekli yaylı araba, dört tekerlekli at ve öküz arabalarının bütün donatımları ve hayvanları dâhil olmak üzere yüzde yirmisi, binek atı, top çekebilecek hayvanlar, yük taşıma atı, katır, eşek ve develerin yüzde yirmisi ordu adına alınacaktır. Bütün bu alınanların bedeli daha sonraları devlet eliyle ödenecektir. misafir - 6 yıl önce İnsanlar kıyafetlerini, yiyeceklerini, ellerindeki hayvanları ve maddi değeri olan eşyalar devlete verilmiştir. Hepsinden önemlisi insanlar kendilerini siperlere sürmüşlerdir ve milyonlarca insan cephede can vermiştir.
AMASYA GENELGESİ 22 HAZİRAN 1919 Samsun’dan sonra Amasya’ya gelen Mustafa Kemal Paşa yakın arkadaşlarıyla toplantılar da düşüncelerini alarak Amasya Genelgesi’ni yayımladı.22 Haziran 1919 Bu genelgede şu önemli kararlar vardı bütünlüğü , milletin istiklali tehlikededir. hükümet,üzerine aldığı sorumluluğun gereklerini yerine durum milletimizin yok olduğu izlenimini vermektedir. istiklalini yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır. durumunu ve davranışını göz önünde tutmak,haklarını dile getirip bütün dünyaya duyurmak için her türlü etkiden ve denetimden kurtulmuş,milli bir kurulun varlığı çok gereklidir. her yönden en güvenli yeri olan Sivas’ta milli bir kongrenin süratle toplanması kararlaştırılmıştır. için bütün illerin her sancağından, halkın güvenini kazanmış üç delegenin mümkün olan süratle yetişmek üzere hemen yola çıkarılması gerekmektedir. ihtimale karşı, bu durumun milli bir sır halinde tutulması ve delegelerin gereken yerlerde kimliklerini gizleyerek seyahatlerini yapmaları gerekir. Mustafa Kemal Paşa , Amasya Genelgesi’yle kurtuluş mücadelesinin gerekçesini ve yöntemini belirtmiştir! ERZURUM KONGRESİ23 TEMMUZ-7 AĞUSTOS 1919 Doğu Anadolu’nun Ermenilere verilmek istenmesine karşı mücadele etmek amacıyla bu bölgede Doğu Anadolu Haklarını Koruma Cemiyeti cemiyet kurtuluş çareleri aramak için bir kongre Kemal Paşa bu kongrenin düzenleneceğini öğrenince hemen Erzurum’a geldi ve o da toplantıya katıldı.23 Temmuz -7 Ağustos 1919 Bu kongrede şu önemli kararlar alındı sınırlar içinde bulunan vatan bir bütündür,parçalanamaz.Onun hiçbir parçası kendinden ayrılamaz. türlü yabancı işgal ve müdahalesine karşı,Osmanlı Hükümetinin dağılması halinde millet, hep birlikte direniş ve savunmaya geçecektir. ve istiklalin korunmasına ve sağlanmasına İstanbul Hükümeti’nin gücü yetmediği taktirde, amacı gerçekleştirmek için geçici bir hükümet kurulacaktır. Bu hükümetin üyeleri milli kongre tarafından seçilecektir. Kongre toplanmamışsa bu seçimi Temsil Heyeti Heyet-i Temsiliye Milliye’yi amil etken ve milli iradeyi hakim kılmak esastır. unsurlara azınlıklara siyasi hakimiyetimizi ve sosyal dengemizi bozucu haklar verilemez. ve himaye kabul olunmaz. meclisin derhal toplanması ve hükümet işlerinin meclis denetiminde yürütülmesini sağlamak için çalışılacaktır. Bu kongrede , Mustafa Kemal Paşa başkanlığında, dokuz kişiden oluşan bir temsil heyeti seçildi ve çalışmalarını tamamladı.7 Ağustos 1919 SİVAS KONGRESİ 4-11 EYLÜL 1919 Yurdun her tarafından gelen temsilcilerin katılımıyla 4 Eylül 1919’da Sivas Kongresi başkanlığına Mustafa Kemal seçildi. Bu kongrede aşağıdaki kararlar alındı Kongresi’nde alınan kararlar aynı şekilde kabul edildi. yurtta kurtuluş için faaliyet gösteren dernekler;“Anadolu ve Rumeli Haklarını Müdafaa Derneği” adı ile birleştirildi. devlet olursa olsun, o devletin koruması altına girilmeyecekti. mücadeleyi tek elden yürütmek için “Temsil Heyeti” da Mustafa Kemal getirildi. Bu heyet , İstanbul Hükümeti temsilcileriyle, kapatılmış olan İstanbul’daki Mebusan Meclisi’nin açılması için görüşmelerde bulundu ve öneriyi kabul ettirdi. ATATÜRK’ÜN ANKARA’YA GELİŞİ 27 Aralık 1919’da Atatürk ve Temsil Heyeti üyeleri Ankara’ya açılacak olan Meclis-i Mebusan’ın çalışmaları yakından takip aynı zamanda Kurtuluş Savaşı’nın merkezi haline geldi. 12 Ocak 1920’de İstanbul’daki meclis meclis 28 Ocak 1920 de “Mondros Ateşkes Antlaşması imzalandığı sırada Türk askerinin süngüsüyle koruduğu vatan toprakları bir bütündür, bölünemez” şeklinde özetleyebileceğimiz bir karar Milli olarak adlandırılan bu karar üzerine İistanbul’daki bu meclis millet vekilleri İngilizler tarafından resmen işgal edildi. SEVR ANTLAŞMASI İtilaf devletleri İngiltere,Fransa,İtalya, Osmanlı Devleti ile imzalamayı düşündükleri barış antlaşmasını hemen Devleti topraklarının paylaşılması ile ilgili aralarında anlaşmazlıklar Osmanlı Devleti’ni barış konferansına davet ettiler.22 Nisan 1920 Antlaşma şartları, İstanbul’da padişahın başkanlığında toplanan “Saltanat Şurası”nda sonra , Paris’e giden bir heyet, Sevr Antlaşması’nı imzaladı.10 Ağustos 1920 Bu antlaşmanın hükümlerine göre , Osmanlı Devleti’nin başkenti olarak kalacak,fakat Osmanlı Devleti azınlıkların haklarını gözetmezse İstanbul, Türklerin elinden alınacak, her zaman bütün devletlerin gemilerine açık olacak “Boğazlar Komisyonu”nun idaresinde bulunacak, Anadolu’da iki yeni devlet kurulacak, dahil,Ege Bölgesi’nin büyük bir bölümü ile Midye-Büyük Çekmece çizgisinin batısında kalan bütün Trakya, Yunanlılara verilecek, ve Konya yöresi, İtalyanlara verilecek, Malatya ve Sivas dolaylarını birleştiren bölgeler, Fransızlara verilecek, Antlaşma şartları hep bizim zararımıza olacak şekilde uzayıp Sevr Antlaşması’nı imzalayanları VATAN HAİNİ ilan etmiştir!!!BU ANTLAŞMAYA KARŞI ÇIKMIŞ VE KABUL EDİLMEYECEĞİNİ BÜTÜN DÜNYAYA DUYURMUŞTUR!!! TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ’NİN AÇILIŞI İstanbul’daki meclis kapatılınca Türk milleti için kararlar alacak herhangi bir kurum Kemal demokrasiye inandığı için savaş şartlarında dahi olsa alınacak kararların kişisel olmasını temsilcilerini de kararlara katmak, onları demokrasiye alıştırmak hemen her yerinde seçimler seçilen millet vekilleriyle, İstanbul’dan tutuklanmadan kaçabilen millet vekilleri Ankara’ya geldiler. 23 Nisan 1920’de TBMM açıldı ve çok önemli kararlar aldı ülkeyi yönetme gücü milletindir. kurmak gereklidir. başkanı hükümetin de başkanıdır. yetkileri TBMM’ye aittir. TBMM bağımsızlığımızı sağlamak için çalışmalarını sürdürdü. Yasama Kanun çıkarma. Yürütme Kanunları uygulama. Yargı Adalet dağıtma, haklıyı haksızdan ayırma. KURTULUŞ SAVAŞI SIRASINDA MÜCADELE EDİLEN ÖNEMLİ CEPHELER BATI CEPHESİ Bu cephe, Yunanlılar’ın İzmir’i işgal etmesiyle sömürgeci devletlerin desteğini alan Yunanlılar, Anadolu’yu ele geçirmek için gelmişlerdi. İNÖNÜ SAVAŞI Yunanlılar, 6 Ocak 1921 saldırıya ve Uşak’tan hareket ederek, Eskişehir ve Afyon yönünde ilerlemeye Ankara’ya kadar ilerleyip TBMM’yi yeni kurulmuş olan düzenli ordu ile yapılan bu ilk savaşta Yunanlılar zafer yeni kurulan Türk Devletine büyük bir moral oldu. İNÖNÜ SAVAŞI İngiltere ve Fransa’dan para ve silah desteği alan Yunanlılar tekrar Paşa komutasındaki Türk Ordusu, saldırıyı gene püskürttü ve karşı saldırı kaçmak zorunda savaştan sonra halkın orduya olan güveni işgal ettikleri topraklardan çekildi. SAKARYA SAVAŞI 23 AĞUSTOS-13 EYLÜL 1921 Savaş 23 Ağustosta Yunanlılar’ın saldırısı ile Kemal “Hatt-ı müdafaa yoktur, sath_ı müdafaa satıh bütün her karış toprağı vatandaşların kanıyla sulanmadıkça düşmana terk olunmaz” yenildiler ve geri çekildiler.13 Eylül 1921 -Bu zaferin sonunda Yunanlılar’ın saldırı gücü geri çekilip Afyon civarında savunmaya geçtiler. - Mustafa Kemal Paşa’ya mareşallik ve gazilik ünvanı verildi. BÜYÜK TAARRUZ ve BAŞKOMUTANLIK MEYDAN MUHAREBESİ 26 AĞUSTOS-9EYLÜL 1922 Ordumuzun taarruzu 26 Ağustos ta Kemal 30 Ağustos tarihindeki Dumlupınar mevkisinde yapılan savaşı bizzat nedenle bu savaşa “ Başkomutanlık Meydan Muharebesi ” kaçmaya başladılar. Mustafa Kemal o gün tarihe mal olan emrini verdi “Ordular ilk hedefiniz Akdeniz’dir,ileri!" 9 Eylül 1922’de İzmir Anadolu’da geriye kalan tek tük Yunan askeri de 18 Eylül 1922’ye kadar tamamen temizlendi. YURTTAN DÜŞMANLAR TEMİZLENDİ. KURTULUŞ SAVAŞIMIZIN SAVAŞLAR DÖNEMİ DÖNEMİ BAŞLADI. YURDUMUZUN İŞGAL EDİLEMEYECEĞİNİ, TÜRK MİLLETİ’NİN AZİM VE KARARLILIĞINI BÜTÜN DÜNYA GÖRDÜ. CEPHELER DOĞU CEPHESİ Kurtuluş Savaşımız’ın ilk bin yıla yakın bir süre Türklerle iç içe inançlarına Ruslar’ın, sonra da İngilizlerin kışkırtmaları sonucunda Osmanlı Devleti’ne karşı ve Fransa 1. Dünya Savaşı’ndan sonra Doğu Anadolu’da bir Ermeni Devleti kurmayı nedenle Ermenileri bulunan Kazım Karabekir komutasındaki 15. Kolordu,Ermeni saldırılarını ve çevresi Türkiye sınırları içinde Antlaşması imzalandı. GÜNEY CEPHESİ Güneydeki topraklarımızı 1. Dünya Savaşı sonunda İngilizler işgal daha sonra yerlerini Fransızlar’a da buradaki Ermenilerle birlikte Türkler’e karşı saldırıya halkı birlikte hareket ederek önce Ermeni çetelerinin etkinliğini yok sonra da Fransızlar; Maraş,Antep ve Urfa’dan Ekim 1921’deki Ankara Antlaşması ile Hatay dışındaki tüm topraklardan dışında bugünkü Suriye sınırımız çizildi. MUDANYA ATEŞKES ANTLAŞMASI 11 EKİM 1922 Kurtuluş Savaşını bitiren antlaşma olarak kabul edilen bu antlaşmayı TBMM,İngiltere,Fransa ve İtalya bu antlaşmaya Yunanistan’ın temsilciliğini Heyetine İsmet Paşa başkanlık antlaşma ile diplomatik bir başarı kazandık. Bu antlaşma ile Devleti’nin varlığı hukuken sona ermiştir. antlaşma ile İtilaf Devletleri Kurtuluş Savaşı’nı TBMM’nin kazandığını resmen kabul ettiler. Ateşkes Antlaşması geçerliliğini Milli’deki sınırlara büyük ölçüde ulaşılmıştır. antlaşma ile İstanbul ve Doğu Trakya savaşılmadan kurtarılmıştır. LOZAN ANTLAŞMASI 24 TEMMUZ 1923 Lozan Antlaşması 20 kasım 1922’de katılacak Türk Heyeti TBMM’nin üyeleri arasından Mudanya Ateşkes Antlaşması’nda gösterdiği başarıdan dolayı İsmet Paşa getirildi. Konferansın ilk görüşmelerinde Boğazlar,Musul Sorunu,Yunan Sınırı,Kapitülasyonlar,Osmanlı Borçları,Ermeni Sorunu ile Rum Patrikhanesi’nin İstanbul dışına çıkarılması sorunlarında anlaşma Şubat 1923’te görüşmeler kesildi. Görüşmelerin kesilmesi üzerine Türk Ordusu, Musul ve Boğazlar üzerine saldırı hazırlığına göze alamayan İtilaf Devletleri, 23 Nisan 1923 günü konferansı tekrar Temmuz 1923’te Lozan Antlaşması imzalandı. -Halen yürürlükte olan ve tarihimizin en uzun süre yürürlükte kalan antlaşmalarındandır. -Tüm dünya devletleri bağımsız yeni Türkiye’yi tanıdılar. -2 ekim 1923’te İngiliz donanması bayrağımızı selamlayarak 21 pare top ateşiyle İstanbul’dan ayrıldı. - Hatay, Lozan Antlaşmasından daha sonra 1939’da anavatana katıldı.
“Millî Mücadele Dönemi’nde yapılan fedakârlıklar ile ilgili araştırma yapınız. Araştırma sonucu edindiğiniz bilgileri kendi cümlelerinizle defterinize not alınız.” ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka Millî Mücadele Dönemi’nde yapılan fedakârlıklar ile ilgili araştırma yapınız. Araştırma sonucu edindiğiniz bilgileri kendi cümlelerinizle defterinize not Türkiye Cumhuriyeti’nin ne şartlarda kazanıldığını, yoklukların ve imkansızlıkların içinde nasıl bir kahramanlık destanının yazıldığını hem günümüz nesillerinin hem de gelecek nesillerin iyi bilmesi gerektiğini düşünüyorum. Analar diyarı Anadolu’nun cefakar anaları, bir yandan eşlerini ve oğullarını şehit olmaya uğurlarken, diğer yandan yiyecek son lokmalarını bile Mehmetçik ile paylaşmış, cepheye taşıdığı silahlar soğuktan ya da yağmurdan zarar görmesin diye üzerindeki giysiyi çıkarıp örtmüştür. Bu devlet kolay kurulmadı, istiklal kolay kazanılmadı’ diyorsak ve 29 Ekim’i bayram olarak kutluyorsak, atalarımızın kahramanlıkları ve fedakarlıkları sayesindedir.”“6. Sınıf Türkçe Ders Kitabı Ata Yayıncılık Sayfa 59 Cevapları” ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz. 2023 Ders Kitabı Cevapları ☺️ BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER!
milli mücadele döneminde yapılan fedakarlıklar ile ilgili araştırma